Modern Siyaset Felsefesi Okumalarına Nereden Başlamalıyız? Kitap Önerileri.

Tarih:

Bu yazıyı Türkçe literatürle ilgilenenler için hazırladım, bu da temel niteliğinde gördüğüm kitapların sadece Türkçe çevirisi olanlarına odaklanabilmemi gerektirdi. Özellikle modern siyaset felsefesinin makaleler ve kitap bölümleri şeklinde, Routledge ve Oxford University Press gibi yayınevleri tarafından basılmış İngilizce kitaplar üzerinden ilerleyen bir içeriğe evrildiğini göz önünde bulundurursak, buradaki liste sadece dilimizdeki bazı değerli kitapları içerecek. Ancak yine de burada listelenen kitaplar (özellikle Kymlicka’nın Çağdaş Siyaset Felsefesi kitabı ve Pogge ile Pettit’in editörlüğünü yapmış oldukları Çağdaş Siyaset Felsefesi Klavuzu) herkes için genel bir giriş çerçevesi sağlayabilir; bunun dışında listelemiş olduğum diğer kitaplar ise yine her kesim tarafından okunabilirler.

  1. John Rawls – Bir Adalet Teorisi

John Rawls, modern siyaset felsefesinin en etkili düşünürlerinden biri olarak, Adalet Teorisi adlı eseriyle eşitlikçi liberalizmin temel taşlarını atmıştır. Rawls, toplumsal adaleti, bireysel hakları ve ekonomik fırsat eşitliğini adil bir toplumun temeli olarak değerlendirir. Kitabın merkezinde yer alan “Orijinal Konum” ve “Cehalet Perdesi” kavramları, bireylerin kimliklerinden bağımsız olarak adil bir toplumda nasıl kararlar alacaklarını düşünmelerini sağlar. Rawls, en kötü durumda olanların durumunu iyileştiren bir toplumsal yapının en adil düzen olduğunu savunarak, “fırsat eşitliği” ve “temel özgürlükler” ilkesini ortaya koyar.

  1. Amartya Sen – Özgürlükle Kalkınma

Amartya Sen, az gelişmişliğin ve Üçüncü Dünya ülkesi olmanın kaçınılmaz bir yazgı olmadığını, bunun üstesinden gelmenin mümkün olduğunu açık ve anlaşılır örneklerle gözler önüne seriyor. Ekonomi ve özgürlük kavramlarını geniş bir perspektiften ele alarak Aristoteles’ten Adam Smith’e, Rawls’tan Marx’a, Malthus’tan Nozick’e, Konfüçyüs’ten Pareto’ya kadar pek çok düşünürün görüşlerini inceliyor. Farklı ülkelerin deneyimlerinden yola çıkarak Hindistan, ABD, İngiltere, Çin, Kanada ve Bangladeş gibi toplumların kalkınma süreçlerini değerlendiriyor ve insan odaklı bir siyaset anlayışının nasıl hayata geçirilebileceğini sorguluyor.

  1. Philip Pettit – Cumhuriyetçilik

Philip Pettit, özgürlüğü yalnızca bireysel haklar ve devlet müdahalesinin yokluğu olarak tanımlayan klasik liberalizme karşı çıkarak, cumhuriyetçi özgürlük anlayışını geliştirir. Ona göre, bireyin özgürlüğü yalnızca devletin baskısından korunmakla değil, aynı zamanda keyfi otoriteye tabi olmamasıyla güvence altına alınmalıdır. Cumhuriyetçilik: Özgürlük ve Hükümet Üzerine adlı kitabında Pettit, bireylerin aktif yurttaşlık yoluyla siyasete katılmasını ve kamusal alanın korunmasını savunur.

  1. Miranda Fricker – Epistemik Adaletsizlik

Miranda Fricker, bilginin ve bilme süreçlerinin nasıl bir iktidar ve güç aracı olabildiğini analiz ederek çağımızda yeni bir teorinin “annesi” oluyor. Bu kitapta, kimlik siyasetinin nelere yol açabileceğine dair de temel kavramlara erişmek için epistemik adaletsizliğin neliği, çeşitleri ve örneklerini bulabileceksiniz. Herkesin okuma listesinde olması gerektiğini düşünüyorum.

  1. Robert Nozick – Anarşi, Devlet ve Ütopya

Robert Nozick, Rawls’un adalet anlayışına karşı liberteryen bir bakış açısı sunar. Anarşi, Devlet ve Ütopya kitabında, bireysel özgürlüğün devlet tarafından sınırlandırılmasına karşı çıkarak minimal devlet anlayışını savunur. Nozick’e göre, bireylerin mülkiyet hakları doğaldır ve devletin bunları vergilendirme yoluyla yeniden dağıtması, zorla çalıştırmaya eşdeğerdir. Kitap, hak temelli adalet anlayışını savunarak, özgürlükçü kapitalizmin ahlaki temelini oluşturur. Nozick, refah devletine karşı çıkarken, devletin yalnızca bireylerin haklarını korumakla yükümlü olduğunu iddia eder.

  1. Axel Honneth – Tanınma Uğruna

Honneth, bireylerin yalnızca ekonomik eşitlik ve yasal haklarla değil, toplum içinde tanınmayla da özgürleşebileceğini savunur. Tanınma Mücadelesi, toplumsal adaletin psikolojik ve kültürel bir boyutunun da olduğunu gösterir. Honneth, bireylerin kendilerini tam anlamıyla özgür hissedebilmeleri için, toplum tarafından kabul edilme ve saygı görme ihtiyacına vurgu yapar.

  1. Slavoj Žižek – Şiddet: Altı Yanlış Nedenleme

Žižek, şiddetin yalnızca fiziksel olmadığını, ekonomik sistemler, medya ve dil aracılığıyla da üretildiğini iddia eder. Şiddet: Altı Yanlış Nedenleme adlı kitabında, liberal demokrasilerin dışlayıcı yapısını ve kapitalist sistemin ürettiği ekonomik şiddeti ele alır. Ona göre, toplumda görünmeyen ancak sistematik olan şiddet biçimleri, savaşlar ve doğrudan fiziksel şiddetten daha büyük yıkımlara yol açabilir.

  1. Jürgen Habermas – Kamusallığın Yeni bir Yapısal Dönüşümü ve Müzakereci Demokrasi

Jürgen Habermas bu eserinde modern toplumda kamusal alanın nasıl ortaya çıktığını, işlediğini ve zamanla nasıl değiştiğini analiz eder. 18. yüzyılda burjuva kamusal alanının, bireylerin devlet üzerinde denetim kurabildiği özgür bir tartışma mekânı olarak doğduğunu savunur. Ancak, kapitalizmin gelişimi ve medya tekelleşmesiyle birlikte bu alanın manipüle edildiğini, halkın aktif katılımının yerini pasif tüketiciliğin aldığını öne sürer. Böylece, eleştirel rasyonel tartışmaların yerini kitle iletişim araçları aracılığıyla yönlendirilen kamuoyu alır ve demokratik kamusallık zayıflar.

  1. Will Kymlicka – Çağdaş Siyaset Felsefesine Giriş

Will Kymlicka bu eserinde modern döneme damgasını vuran düşünce akımlarını ele alıyor. Kitapta, siyaset felsefesindeki önemli gelişmeleri analiz ederken, siyasal liberalizm, demokrasi, cumhuriyetçilik, milliyetçilik, faydacılık, libertaryenlik, Marksizm, feminizm ve kültürel çoğulculuk gibi konuları kapsamlı bir şekilde inceliyor. Kymlicka, bu akımların çağdaş siyaset teorisindeki konumlarını eleştirel bir bakış açısıyla değerlendirerek, günümüz siyasetinin temel tartışmalarına ışık tutuyor.

  1. Goodin, Pettit, Pogge – Çağdaş Siyaset Felsefesi Klavuzu

Robert E Godin, Philip Pettit ve Thomas Pogge tarafından derlenen bu eser, modern siyaset felsefesinin temel kavram ve konularını öğrenmek isteyen, ancak her birinde derinleşmek için yeterince vakti olmayan insanlara ufuk katıcı, yenilikçi bir eser. Alana ilgisi olan herkese hitap edebilecek nitelik ve özelliğe sahip.

  1. Hakan Çörekçioğlu – Kant Felsefesinin Politik Evreni

Hakan Çörekçioğlu’nun derlediği ve çevirdiği bu eser, Kantçı eleştirel aklın siyasal yönünü ve Kant’ın siyaset felsefesiyle ilgili temel tartışmaları ele alıyor. Kitapta, Kant’ın düşünceleri ışığında politik olanın doğası, kamusal iletişimin ilkeleri, ahlak ve siyaset arasındaki ilişki, devrim, sivil itaatsizlik, kadınların siyasal konumu ve dünya barışı gibi çeşitli siyasi meseleler ayrıntılı bir şekilde inceleniyor.

  1. Jan Werner Müller – Popülizm Nedir?

Popülizm, son yıllarda siyaset analizlerinde en fazla tartışılan kavramlardan biri haline gelmiştir. Genellikle, demagoji ve aşırı duygusallığın öne çıkması, çoğulculuk karşıtlığı, ifade özgürlüğü ve yargı bağımsızlığının zayıflaması, yabancı düşmanlığı ve otoriter eğilimlerle ilişkilendirilmektedir. Ancak, popülizmin yalnızca sağ eğilimli bir fenomen olmadığı, daha az yaygın olmakla birlikte bir “sol popülizm” biçiminin de var olduğu dile getirilmektedir. Ayrıca, popülizmin sağ-sol ayrımının bulanıklaşmasıyla, geleneksel partilerin ve parti sistemlerinin çözülmesiyle doğrudan bağlantılı olduğu da öne sürülmektedir. Bu kitap da bu fikirlerin genel analizini sunar.

  1. Hannah Arendt – Totalitarianizmin Kaynakları

Hannah Arendt, totalitarizmin kökenlerini, nasıl örgütlü bir harekete dönüştüğünü, kurumsallaşmasını ve propaganda ile manipülasyon tekniklerini ayrıntılı bir şekilde ele alıyor. Totalitarizmi yalnızca faşizm çerçevesinde ve antisemitizm üzerinden incelemeyi reddeden Arendt, Nazi Partisi’nin ideolojik temellerini, kurumlarını ve yöntemlerini analiz ederken, aynı zamanda Sovyetler Birliği ve Stalin yönetimi aracılığıyla “Doğu despotizmi”nin totaliter bir örneğini kapsamlı bir biçimde değerlendiriyor. Arendt, okuyucularını özgürlük, yaratıcılık ve gerçek eşitlik anlayışına dayanan eleştirel bir bakış açısıyla totalitarizmi aşmaya çağırırken, bu mücadelede “dünya sevgisi” eksenli politik bir sorumluluk üstlenmenin önemine vurgu yapıyor.

  1. Joseph Raz – Özgürlük Ahlakı

Joseph Raz bu kitabında, bireysel özgürlüğün yalnızca dış baskılardan bağımsızlık anlamına gelmediğini, aynı zamanda ahlaki ve toplumsal bir bağlam içinde değerlendirildiğini savunur. Ona göre özgürlük, yalnızca seçim yapma hakkı değil, bireylerin anlamlı ve değerli tercihlerde bulunabilmelerini sağlayan toplumsal koşulların varlığıyla mümkündür. Liberalizmi yalnızca devlet müdahalesinin asgariye indirilmesi olarak gören yaklaşımlara karşı çıkan Raz, özgürlüğün bireysel özerklik ve ahlaki değerlerle nasıl ilişkili olduğunu tartışarak, devletin ve hukukun bu çerçevede oynadığı rolü analiz eder. Kitap, özgürlük, ahlak ve hukuk arasındaki bağı derinlemesine inceleyen, çağdaş siyaset ve hukuk felsefesi açısından önemli bir metindir.

  1. Thomas Pogge – Küresel Yoksulluk ve İnsan Hakları

Thomas Pogge’nin Küresel Yoksulluk ve İnsan Hakları kitabı, küresel yoksulluğun ahlaki ve siyasi boyutlarını ele alan önemli bir felsefi eser. Pogge, dünyadaki aşırı yoksulluğun yalnızca yerel faktörlerden değil, aynı zamanda küresel ekonomik düzenin adaletsiz yapısından kaynaklandığını savunur. Küresel sistemin, yoksul ülkelerin sömürülmesine ve eşitsizliğin derinleşmesine neden olduğunu belirterek, refah içinde yaşayan toplumların bu adaletsizlikteki sorumluluğunu vurgular. İnsan hakları perspektifinden hareketle, uluslararası kurumların ve zengin ülkelerin yoksulluğu önlemedeki etik yükümlülüklerini tartışır ve daha adil bir küresel düzen için reform önerileri sunar.

H. Melisa Acar
H. Melisa Acar
Ortak Kurucu – Republica Strateji ve Karar Yetkilisi Glasgow Üniversitesi - Siyaset ve Hukuk Felsefesi alanında doktora öğrencisidir. Aynı zamanda Oxford Üniversitesi - Felsefe bölümünde tanınmış öğrencidir. Kendisi 2024'te Princeton Üniversitesi - Siyasal Bilimler Fakültesinde siyaset teorisyeni Prof Philip Pettit’in danışmanlığında ortak araştırmacı öğrenci olmuştur. Eğitim Geçmişi: Glasgow Üniversitesinde liberalizmin felsefi temelleri alanında ve İbn Haldun Üniversitesinde tarih felsefesi, nedensellik ve özgür irade alanında masterını tamamlamıştır. Lisans eğitimine ODTÜ Tarih bölümünde başlamış, Katip Çelebi Üniversitesi Teoloji bölümünde tamamlamıştır. Kendisi özgürlük, insan onuru, tarih ve toplum karşısında özerklik, oyun teorisi ve rasyonel kararlar üzerine çalışmaktadır.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

En Çok Okunanlar

Yazar Olmak İstiyorum

Yeni ve güçlü akademik kadromuzla yayın hayatına başlayan Republica, Sosyoloji, Felsefe, Tarih ve Politika alanlarında kalemini konuşturmak isteyen yazarlara kapılarını açıyor!

İlgini Çekebilir
SOCIUS

Neoliberalizmin Temel Argümanlarını Yeniden Düşünmek: Hayek’in İnsan ve Toplum Tasarısı Gölgesinde Günümüz Toplumu

Bu yazıda Hayek’in ünlü Bilginin Toplumda Kullanımı makalesinin bilgiye...

Kadın ve Cinsel Mitler: Yanlış İnanışların Gölgesinde

Cinsellik, insan yaşamının doğal ve vazgeçilmez bir parçasıdır. Merak...

Tarih Felsefesi ve Metodoloji: Tarihselcilik Nedir?

Bir düşünme biçimi olarak ilk kez Wilhelm Dilthey (1833-1911)...

Emek ve Kimlik Sömürüsü: Karl Marx ve Jacques Rancière’den Hareketle Faşizmi Politikadan Atmak

Emek sömürüsü, işçi sınıfının üretimdeki merkezi rolünü görünmez kılarak...